Türk Hal Yönetim Kurulu Üyesi Halil Öztürk, son yıllarda sebze meyve fiyatlarında meydana gelen olağan üstü artışların sorumlusu olarak hal esnafının gösterilmesine tepki göstererek; “Biz aracı değiliz, devletin kanunlarına göre belirli bir kar oranına göre çalışan ve üreticinin ürününü değerlendirerek borsa görevi gören bir kuruluşuz” dedi.
Türkiye genelinde sebze ve meyve fiyatlarının artışı sonrası vatandaşlar tepki göstermeye başladı. Kimi bu artışın aracılarında artmasından kaynaklı olduğunu söylerken, kimi ise hal esnafının bu artışa sebep olduğunu dile getirdi. Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Türk Hal Yönetim Kurulu Üyesi Halil Öztürk, Türkiye’de üretilen sebze ve meyvelerin yüzde yetmişinin hal dışında satıldığını ve halin borsa görevi gören bir kuruluş olduğunu ifade ederek, “Sebze meyve fiyatları toplumun dikkatini çeken bir konu. Çünkü insanların hayatlarını idame ettirebilmesi için sebze meyve tüketim zorunluluğu var. Bizlerde tüketiciyiz. Sebze ve meyvelerdeki artışlar hepimizi etkiliyor. Türkiye bu gün baktığımızda birçok ülkeye göre ön sırada. Biz sebze ve meyvenin bol üretildiği bir ülkeyiz. Ama halkımız özellikle bu yıl meyve tüketiminde de fiyat farkından dolayı biraz zorlandı. Buradaki handikapta pazarda vatandaşımız 100 TL fazla para harcarken, domatesin fiyatı 2 TL’den 4 ve 5 TL’ye çıktığı zaman bu kamuoyunun da dikkatini çekiyor ve fiyatları halin yükselttiği şeklinde bir görüş oluşuyor. Birincisi şu biz aracı değiliz. Hallerin kuruluş amacı buradaki halcilerin para kazanması için kurulan bir müessese değildir. Haller aksine üreticinin ürününün değerlendirilmesi için faaliyet gösteren kurumlardır. Hallerin kuruluş amacı budur. Hallerin amacı borsa vazifesi görmektir. Üretici ürettiği ürünü hale getirir, bunu satan perakendeci ile halde buluşur ve arz talep dengesi içinde bir borsa işlevi yaparak ürünü değerlendirmiş olur” dedi.
"Hallerin fiyatı yükseltmesi söz konusu olamaz"
Toplumda ve kamuoyunda yanlış ya da hatalı bilgiler olduğuna değinen Öztürk, hallerin fiyatları yükseltme yada düşürme gibi bir görevleri olmadığını belirterek, “Hallerin fiyatları manipüle etme etmesi fiyatları yükseltmesi gibi bir durum söz konusu olamaz. Böyle bir durum yok. Fakat haklı olarak vatandaşımızda şöyle bir durum oluşuyor. Üreticide 50 kuruş ya da 1 TL. Biz neden 5 ya da 10 liraya alıyoruz. Birincisi şurada hata ediyoruz. Her ürün farklı farklı. Domates örneğine bakacak olursak bu gün 1 liraya da domates var, 5 liraya da domates var. Şimdi vatandaşımız 5 lirayı baz alarak 1 liralık domatesi kıyaslamaya çalışıyor. Dolayısıyla burada bir yanılgıya düşüyoruz. Ama daha net anlatılması gerekirse üreticiden alınan 1 TL’lik ürün Denizli haline 50 kuruş maliyet ile geliyor. 50 kuruş maliyet ile gelen ürünün maliyeti 1.5 TL. Kimse bu maliyeti baz almıyor. O 1.5 TL’lik ürün Denizli Halinde 1.70 TL’den işlem görürse bu işin ticaretini yapan esnaf memnun olur” ifadelerini kullandı.